Veriye Yepyeni Yaklaşım

Veri Gravitesi ve Veri Depolama Altyapıları Üzerindeki Etkisi

Veri gravitesi BT altyapısının tamamını etkiler. Veri yönetim stratejilerini planlama aşamasında büyük ölçüde göz önünde bulundurulmalıdır.

İçindekiler

Veri Gravitesi Veri Gravitesi Veri Gravitesi

Fiziki sermaye ve fikri mülkiyet gibi veriler de artık her ölçekteki kuruluşlar için önemli bir varlıktır. Hem yapılandırılmış hem de yapılandırılmamış verilerin giderek artan miktarları ile veri büyümesi önümüzdeki yıllarda eşi benzeri görülmemiş seviyelere ulaşmayı sürdürecektir. Bunun yanı sıra işle ilgili verilerinin artık tek bir yerde bulunmayarak veri merkezlerine ve coğrafi bölgelere giderek daha fazla yayılması anlamına gelen veri yayılması; veri büyümesi, hareketi ve aktivasyonu yönetimi zorluklarına karmaşıklık faktörü ekler.

Kuruluşlar bulutta, Edge’de ve uç nokta ortamlarında devasa verileri verimli şekilde yönetme stratejisi geliştirmelidirler. Artık veri depolama altyapısını ölçeklendirirken bilinçli ve iyi planlanmış bir strateji geliştirmek hiç olmadığı kadar önemlidir.

Terabaytlar için işe yarayan petabaytlar için işe yaramaz. Verileri ölçeklenebilir şekilde depolama, taşıma ve etkinleştirme karmaşıklığının ve maliyetlerinin üstesinden gelmeyi hedefleyen kuruluşlar daha uygun maliyetli, daha az aksaklık sunan ve daha basit bir deneyime yönelmelidir. Bu deneyimin de basit, açık, sınırsız, veriye dayalı ve dağıtılmış kuruluşlar için oluşturulmuş olması gerekir. Veriye yepyeni yaklaşım.

Bu süreçlerde veri gravitesi göz önünde bulundurulması gereken önemli bir bileşendir.

Seagate destekli yeni IDC raporu Geleceğe Hazır Depolama: Hibrit, Edge ve Bulut Ekosistemlerinde Altyapıyı Veri Büyümesi için Modernleştirme’ye göre, devasa veri kümeleriyle ilişkilendirilen depolamaların büyümesiyle bu kümelerin BT evrenindeki diğer bileşenler üzerindeki çekimsel etkisi de artacaktır.

Genel anlamda veri gravitesi, veri hacminin ve aktivasyon seviyesinin bir sonucudur. Temel fizikte bu duruma uygun bir analoji var: Daha büyük kütleye sahip bir cismin, etrafını saran cisimler üzerinde daha büyük yer çekimi etkisi vardır. IDC raporuna göre “Büyük hacimlerde veri depolanan iş yükleri kendi ’evrenleri’ içerisinde en büyük kütleye sahip olanlardır. Uygulamaları, hizmetleri ve diğer altyapı kaynaklarını kendi yörüngelerine çekerler.”

Karmaşıklığı ve önemi nedeniyle büyük ve aktif veri kümesi, kendisiyle etkileşime girmesi gereken daha küçük veri kümelerinin konumunu ve işleyişini zorunlu olarak etkileyecektir. Bu nedenle veri gravitesi, veri kullanım ömrü dinamiklerini yansıtır ve BT altyapı kararlarının verilmesinde rol oynamalıdır.

İki ayrı veri kümesi düşünün: birincisi 1 petabayt, ikincisi ise 1 gigabayt. İki kümeyi entegre etmek istediğimizde küçük veri kümesini büyük olana taşımak daha verimlidir.küSonuç olarak 1 petabayt kümeye sahip depolama sistemi artık 1 gigabayt kümesini de depolamaktadır. Büyük veri kümeleri daha küçük olan diğer veri kümelerini “kendine çekeceği” için büyük veri kümeleri, verileri birleştirme eğilimdedir. Bu da genel veri gravitesini artırır. iç

Verileri yönetme, analiz etme ve etkinleştirme, ister özel ister genel bulut sağlayıcısı veya şirket içi veri yönetimi ekibi tarafından sağlanmış olsun, uygulama ve hizmetlere de bağlıdır. Uygulamalar, verileri toplayıp üretmenin yanı sıra bu verileri kullanır, analiz eder ve birleştirir. Verilerin birçok işlemden geçmesi gerekir. Veri kümesi ne kadar büyürse verileri yönetmeye veya etkinleştirmeye yardımcı olan uygulamalara ve hizmetlere yakın olmadığı sürece bu verileri kullanmak o kadar zorlaşır. Bu nedenle uygulamalar ve hizmetler genellikle veri kümelerine daha yakın konumlara taşınır veya veri kümelerinin yakınında barındırılır. Şirket içi veri merkezlerinden genel bulutlara ve Edge bilgi işleme kadar veri gravitesi, BT altyapısının tamamına yayılan bir varlıktır.

Ancak IDC raporuna göre devasa veri kümeleri kara deliklerle benzerlik gösterebilir. “Devasa veri kümeleri, BT ortamları operasyonel konumdan bağımsız olarak bu ortamlara dayanan uygulamalar ve hizmetlerle birlikte depolanmış verilerin geçiş ve yönetimini sağlayacak şekilde tasarlanmadığı sürece depolanan verileri, uygulamaları ve hizmetleri tek bir konuma hapseder.”

Veri gravitesi BT altyapısının tamamını etkileyebileceği için veri yönetimi stratejileri belirlenirken bu durum özellikle göz önünde bulundurulmalıdır. IDC’ye göre veri ekosistemi tasarlarken “tek bir veri kümesinin BT ve uygulama ekosisteminin geri kalanında kontrol edilemez bir kuvvet uygulamamasını sağlamak” ulaşılması gereken önemli bir hedeftir.

Uygulamaların Konumdan Bağımsız Olarak Verilere Erişimini Sağlama

Devasa depolama ve veri hareketi BT altyapı stratejisinin merkezinde yer almalıdır. Bunun ilk adımı veri konumu optimizasyonudur. Veri merkezli mimari; uygulamaları, hizmetleri ve kullanıcı etkileşimlerini verilerin barındırıldığı konuma yakın tutar. Böylece merkezi hizmet sağlayıcıları arasında hem zaman alıcı hem de yüksek maliyetli uzun mesafeli toplu veri aktarımlarını kullanmazsınız.

IDC, “veri gravitesi etkilerini azaltmanın bir yolunun, konumdan bağımsız olarak depolanan verilerin uygulamaların yakınında barındırılmasını sağlamak olduğunu” belirtiyor.

Birden çok özel ve genel bulut hizmeti sağlayıcısını bir araya getiren ortak konumlandırılmış veri merkezlerinden yararlanılarak bu model uygulamaya koyulabilir. Böylece işletmelerin uygulamalar, bilgi işlem ve ağ ihtiyaçlarına yönelik devasa veri depolamalarını sınıfının en iyisi çözümlerle eşleştirmeleri sağlanır.

Veri merkezli mimarinin önemli hedeflerinden biri veri erişilebilirliği sağlamaktır. Erişilebilirlik, veri ardışık düzeninin kullanım kolaylığını artırır ve operasyonların sorunsuz devam etmesini sağlar. Ayrıca gelecekteki iş inovasyonlarını etkileyebilir, meta veri ve yeni veri kümeleri oluşturma yeteneğini geliştirebilir, veri araması ve keşfine olanak tanır, veri bilimcilerini makine öğrenimi ve yapay zeka için söz konusu verileri dağıtma konusunda daha da güçlendirebilir.

Ancak verileri BT altyapısının merkezine yerleştirmek; uygulama performansı optimizasyonunu, aktarım gecikmesi sorunlarını, erişim ve geri yükleme ücretleri, güvenlik ve uyumluluk ihtiyaçlarını da olumlu yönde etkileyebilir. Verilerin genel güvenirliği ve dayanıklılığı da önemli bir avantaj sağlar. Güvenirlik, ihtiyaç duyulduğunda verilere erişme yeteneğidir. Dayanıklılık, verileri uzun süre boyunca saklama yeteneğidir.

BT Stratejinizin Merkezine Verileri Yerleştirin

Tüm bu noktaların genel BT stratejisini belirlemeden iş girişimlerini oluşturmaya kadar kurumsal veri yönetimi planlaması için önemli etkileri vardır. Gerekli iş yüklerini ve işleri planlamak, veri gravitesini göz önünde bulundurmak anlamına gelir. Sorulacak temel sorular şunlardır: Üretilen veya kullanılan veri hacmi nedir? Verilerin veri merkezleri, özel bulutlar, genel bulutlar, Edge cihazları ve uzak ve şubeler arasındaki dağılımı nedir? BT ekosisteminin tamamında iletilen verilerin hızı nedir? Bu noktaların ele alınması veri altyapısının verimliliğini artırmanın yanı sıra son derece maliyetli veri ardışık düzeni sorunlarını azaltabilir.

IDC, raporunda “Tek bir iş yükünün veya operasyonel konumun, depolama veya veri kaynakları hareketini belirlemesine izin vermeyin” tavsiyesinde bulunuyor. Verilerin de gravitesi olduğundan veri altyapısı, gerektiğinde depolama, bilgi işlem veya uygulama kaynaklarını verimli bir şekilde hareket ettiren mimariyle, büyük veri kümelerinin veya büyük, farklı iş yüklerinin depolama kaynakları üzerinde baskın bir gravite kuvveti uygulamalarını önleyecek şekilde tasarlanmalıdır.

Bu da, her zaman hangi veri kümelerinin nereye çekildiğini, verileri taşımak için en etkili yolun ne olduğunu ve bu iş yüklerinin en iyi şekilde çalışmasına yardımcı olan şeyin farkındalığı korumak olduğu anlamına gelir. Aynı zamanda depolama maliyetlerini azaltmak için veri hareketi otomasyonu sağlamak ya da anında veya aktif olarak gerekli olmayan daha düşük performans gösteren veri kümelerini taşımak anlamına da gelebilir. Otomatik meta veri yönetimi de dikkate alınmalıdır. Bu, veri depoları arasında arama ve keşif özelliklerini etkinleştirerek veri erişilebilirliğini artırabilir.

Bu fikirleri uygulamak adına uyarlanabilir veri mimarisi, altyapı ve yönetim süreçlerini dağıtmalısınız. Kuruluşlar veri gravitesinin ne olduğu konusunda bir fikre sahip olsa da, bundan beş yıl sonra aynı olmayabilirler.

IDC, raporda “Her işletme birden fazla büyük veri kümesini yönetmiyor, ancak birçoğu da halihazırda bunu yapıyor” diye belirtiyor. “Ayrıca işi sayısallaştırma hızı, kurumsal veri ve veri toplama değerine verilen önem göz önünde bulundurulduğunda, birçok kuruluş yakın gelecekte büyük veri kümelerini yönetecek.”

Tüm veri yönetim sistemlerinin yeni veri gereksinimlerini karşılamak için değişime açık olması önemlidir. Veri yönetimi ve veri mimarisini desteklemek için hem çevik olmalı hem de değişen iş ihtiyaçlarına ve ortaya çıkan teknik fırsatlara uyum sağlayabilmelidir.

Seagate destekli yeni IDC raporu Geleceğe Hazır Depolama: Veri Büyümesi Hibrit, Edge ve Bulut Ekosistemlerinde Altyapıyı Modernleştirme’ye göz atarak hibrit altyapı, ağ kısıtlamalarının üstesinden gelme ve depolama yönetiminin artan karmaşıklığı hakkında çok daha fazla bilgi edinin